Birçok şeyi aynı anda yapmak sadece bir efsanedir. Sonuçta yaptığınız işlerin, olması gerekenden daha uzun sürede gerçekleşmesinden başka bir işe yaramaz.
Oysa ki yaptığınız işe tümüyle dikkatinizi yoğunlaştırmak ve farkındalık yaratmak çoğunlukla sıradan şeyleri eğlenceli hale getirir.

Denemesi çok kolay. Yolda yürüyorsunuz diyelim; zihninizdeki tüm düşüncelerin sesini kapatın ve sadece yürüdüğünüz yolun farkına varın. Daha önce defalarca aynı yoldan geçmiş olsanız da, etrafınızdaki her şeyin rengi daha güçlü hale gelecek ve daha önce hiç fark etmediğiniz detayları göreceksiniz.

Ya da evdesiniz. Bulaşık yıkıyorsunuz. Suyu hissedin; elinizin dokunduğu tabağı, bardağı. Kapatın zihninizdeki tüm diyalogları, o anın farkına varın. Öyle ki, tüm dünya durmuş ve sadece akan su ve tabağın üzerinde kayan eliniz, ayağınızın yere basışı, suyun sıcaklığı varmış gibi.

İşte bunu yaptığınızda her şey, en küçük işler bile eğlenceli hale gelebilir. Yani, sıkıldığınız zaman asıl sorun, farkındaymış gibi yaptığınız şeyi farkında olmadan yapıyor olmanızdır. Farkında olduğunuz, dikkatinizi yaptığınız işe verdiğiniz anda herşey eğlenceli hale gelir. Farkındalık yavaşlık değildir. Farkındalık, yeterince yavaş olup o ana dikkatinizi verebilmektir. Bunu yapabildiğiniz zaman hayat renklenir. Enerjiniz ve hayata bağlılığınız artar. Yeter ki zihninizi yavaşlatıp, o zaman aralığına geri dönün. Geçmişe değil, geleceğe değil sadece o ana. İşte meditasyon sizin bu pratiği yapabilmenizi kolaylaştırır.